Herkes beceremez doğru kafaya takmamak denilen şeyi. Oldukça zordur çünkü. Sonradan kazanılan bir yetenek olması mümkün değil gibi gözükse de aslında sonradan kazanılır. Peki kafaya takmamak nasıl yapılır onu anlatmaya çalışayım. Öncelikle bazı durumlarda kafaya takmak gerekir. Nasıl yani derseniz: Mesela bitirmeniz gereken ödevler var. Yarına teslim etmezseniz sonuç olarak üzülecekseniz. Siz ne yapıyorsunuz? Çay içip, sohbet ediyorsunuz. Yani kafaya takmamak denilen şeyi yanlış olarak yapıyorsunuz. Bunu kafanıza takmanız ve yerine getirmeniz gerekir. Daha da çoğaltabilirsiniz bu örnekleri. Ben size sizi zora düşürecek ve psikolojinizi olumsuz etkileyecek olan kafaya takmamak sanatını aşılamaya çalışacağım. Zaten birçoğunun yaptığı da bu. Peki nasıl olacak bu?..
Kavgalı olduğunuz biriyle karşılaştınız. Es kaza geldi selam verdi. Neyse, kıramayıp iki dakikalık sohbet ettiniz. Etmeyeceksiniz. Çünkü; sizin canınızı sıkacak ve belki de en sonunda kendi yaptığı hataları bile sizin üzerinize atacak. Sonra o oradan defolup gittikten sonra kuş gibi hissedecek. Peki ya siz? Kuracaksınız o cümleleri belki saatlerce. Mutluyken mutsuz olacaksınız. Belki gideceğiniz bir yerden bile bu yüzden vazgeçip eve koşacaksınız. O ne yapacak peki? Salak deyip geçiştirecek sizi. Şimdi size sormak istiyorum: Neden? Neden bir insan bile bile kendi canını sıkar ki? Sizi düşünmeyen hatta aklınıza bile gelmeyecek olan birini neden beyninizde evirip çeviresiniz ki? Bu kadar kıymet vermek niye o hadsize? Bide bir şey daha sormak istiyorum: Ne kazanacaksınız? Onu düşünüp sonra canınızı sıkınca elinize ne geçecek yani? Ya canınızı sıkmasına izin vermeyin ya da o anı o an unutun. Düşünmemek zor değildir inanın buna. Bazen cahil olmak bazı durumlar için hep iyidir.